Doğal afet ve büyük kazalarda tamamen gönüllü olarak, amatör bir çalışma ve profesyonel bir yaklaşım ile bu tür olaylarda can kaybını en aza indirmek ve arama kurtarma konularında toplumu bilgilendirmek amacıyla faaliyetini sürdüren AKUT bu sayımızın konuğu oldu. AKUT Yönetim Kurulu Başkanı Nasuh Mahruki' ye bu keyifli sohbet için teşekkür ederiz.
AKUT hakkında bilgi verir misiniz?
AKUT, 14 mart 1996 yılında resmi olarak kurulan Türkiye'nin hem doğal afet ve hem de doğada meydana gelen kazalarda can kaybına en aza indirmeyi kendisine misyon olarak seçmiş ilk sivil toplum kuruluşudur. Esas olarak 17 Ağustos 1999 depreminde tanındık. 17 Ağustos 1999 depremi operasyonu aslında AKUT'un 34. operasyonuydu, AKUT o güne kadar birçok operasyona, sellere, arama-kurtarma çalışmalarına, Adana Ceyhan depremine, doğa kazalarına müdahale etmişti. 1999'dan sonra bir anda çok büyüdük. Türkiye'nin en güvenilir kurumu seçildik. O günlerde çok önemli olan deprem, enkaz, arama kurtarma konusuna çok ciddi ağırlık verdik. İlk başlarda 1996'ta İstanbul'da 1, 1999'da 2 tane kurtarma takımı olarak kurulmuştuk. Bugün Türkiye'nin 33 farklı bölgesinde 33 tane kurtarma ekibimiz ve 1500-1600 civarında gönüllümüz var. Arama kurtarma alanında operasyonel çalışmalarımız var ki şimdiye kadar 1500ün üzerinde operasyonumuz var aklınıza gelebilecek her şart altında. Bugüne dek kurtarılmasına vesile olduğumuz insan sayısı yurt içi ve yurt dışında 1850'ye ulaştı. Aynı zamanda çok çeşitli sosyal sorumluluk faaliyetlerinde de bulunmaktayız. BM tarafından akredite edilmiş Türkiye'nin ilk kurtarma takımıyız. AKUT olarak üzerimizde hem Türk bayrağı ve AKUT logomuz var hem de BM logosu var. Biz her katıldığımız yurt içi yurtdışı afette ülkemizi temsil ederken aynı zamanda BM'i temsil etmekteyiz.
AKUT'u kurma fikri nasıl oluştu?
1994 yılı Kasım ayında Bolkar Dağları'na tırmanışa giden 2 üniversiteli gencin yaşadığı, 14 gün süren ve sonuçsuz kalan çok uğraştığımız arama-kurtarma çalışmasından sonra aralarında benimde bulunduğum bir avuç dağcı toplantı yaptık ve Türkiye'nin geleceğiyle ve özellikle dağcılık- doğa sporlarının geleceğiyle alakalı birtakım öngörülerde bulunduk. 1995 yılında bu konuya eğildik, bulabileceğimiz bütün kaynakları taradık ve gördüğümüz tablo Türkiye aslında bir doğal afet ülkesiymiş. Ve biz bunu 1995 yılında fark ettik ülkenin diğer kısmı ise 17 Ağustos depremiyle fark etti. İyi dağcılarız, dağ kazaları için örgütlenelim dedik ama ihtiyaç halinde depremlerde sadece çok sevdiğimiz dağlardaki olası kazalar için değil, sellerde, depremlerde ve büyük afetlerde de devletimize, milletimize yardımcı olalım dedik ve bu cümleyle bu düşünceyle 14 Mart 1996' da AKUT Arama Kurtarma derneğini resmi olarak kurduk.
AKUT'a hangi durumlarda başvurmalıyız?
Öncelikle afet hakkında bilinçlenmek amacıyla başvurmak en doğrusu olacaktır. Başımıza bir acil durum gelmeden önce bu duruma karşı nasıl önlem alabiliriz, nasıl bir güvenli yaşam kültürü oluşturabiliriz, nasıl daha az acil durumla, afetle karşı karşıya kalmamızı sağlayabiliriz ya da acil durumla karşılaştığımızda ez az zararla nasıl atlatabiliriz konusunda başvurmak en doğrusu olacaktır.
AKUT'ta gönüllü olarak yer alabilmek için atılması gereken adımlar nelerdir?
İyi bir afet yönetimi, iyi bir acil durum yönetimi, afet ve acil durum başımıza gelmeden önce başlar. Eğer bu misyonun bir parçası olmak istiyorsa kişi, gönüllü olarak ülkeme, insanlara hizmet etmek istiyorum diyorsa AKUT' un bulunduğu 33 bölgeden herhangi birinde yaşıyorsa çok kolay, AKUT'un olmadığı bir bölgedeyse o zaman onları o bölgede var olan yerel örgütlenmelere yönlendiriyoruz. İstanbul Esentepe'deki genel merkezimizde her ay düzenli olarak tanışma toplantısı yapıyoruz, www.akut.org.tr ‘ den toplantı tarihlerini takip edebilirler. Bu toplantılarda AKUT'u anlatıyoruz, onlarla tanışıyoruz ve sonrasında onların yeteneklerine göre ve çalışmak istedikleri alanlar çerçevesinde uygun birimlere yönlendiriyoruz. AKUT gönüllüler tarafından yönetiliyor ve her katılan gönüllünün hem derneğin organizasyonel tarafında bir yerde çalışıp sorumluluk üstlenmesini eğer isterse hem de operasyonel tarafta (arama kurtarma) kısmında çalışmasını istiyoruz. Operasyonel tarafta olmak istemeyebilirler bunu saygıyla karşılıyoruz.
Kişiler ve kurumlar AKUT'a nasıl destek olabilir? / Derneğinize nasıl bağış yapılabiliyor?
AKUT Dostu adında bir programımız bulunmakta, bu programda aylık ve yıllık düzenli olarak bağış vermelerini talep ediyoruz. Kurumsal ve bireysel anlamda kaç lira uygun görürlerse düzenli olarak bağışta bulunmalarını istiyoruz. Nakdi bağış önemli değil mal, ürün, hizmet, servis hatta iyi durumda olan kullanılmış eşyaları dahi kabul ediyoruz.
Ayrıca herkesin yapabileceği tüm GSM operatörlerinden 2930'a AKUT yazarak mesaj atılarak kolay bir şekilde 5 TL'lik yardım yapılabilir.
AKUT olarak arama kurtarma faaliyetleri dışında yaptığı çalışmalar nelerdir?
AKUT bir kurumsal çatı bizim için bu yapının içinde dernek, vakıf, spor kulübü, yayın evi, enstitü, çocuk akademisi, iktisadi işletme, birçok yapılanma var içerisinde tamamen toplumun afet ve acil durumlarda bilinç düzeyini yükseltme alanında eğitim amaçlı çalışmalarımız var. Bu çalışmaları dernek ve vakıf üzerinden yapıyoruz. Arama kurtarma çalışmalarını dernek, sosyal sorumluluk çalışmalarını vakıf üzerinden gerçekleştiriyoruz. Gönüllülük, karşılıksız yardımseverlik ilkeleriyle hem her yerde ve her koşulda arama kurtarma çalışmaları yapıyoruz hem bu konular hakkında toplumu bilinçlendirmeye çalışıyoruz hem de aramızdaki gönüllü grubun yaratıcılığıyla ve onların özverisiyle çok çeşitli alanlarda çeşitli sosyal sorumluluk çalışmaları yapıyoruz. Üniversite öğrenci topluluklarımız bu çerçevede çalışıyor, kültür sanat kulübümüz bu konu hakkında tiyatro sanatını kullanıyor, spor kulübümüz olsun çeşitli alanlarda faaliyet gösteriyoruz.
Peki, vermiş olduğunuz eğitimler nelerdir?
Afet bilinçlendirme eğitimleri yapıyoruz 2012 yılında 112.000 kişiye, 2013 yılında 120.000 kişiyi aştık. Gezici Deprem Eğitimi Projesiyle Türkiye'yi 2 kere bütün illerini bir tırla dolaştık, şimdi ilçeleri dolaşıyoruz. İlçeleri dolaşmamız 5 yıllık bir proje 2004'te Astra Zeneca, 2008'de Türkiye Vodafone Vakfı, 2009'dan bu yana da Axa Sigorta sponsorumuz oldu. Spor kulübümüzle amatör sporları destekliyoruz. Yayın evimiz tarafından afet bilinçlendirme konusunda 13 adet kitap bastık, basılan broşür ve dergilerle bilinç düzeyini yükseltmeye çalışıyoruz. AKUT Araştırma ve Eğitim Enstitüsü kurduk. Afet acil yönetimi konusunda hem Türkiye'de hem dünyanın bir kısmında acil durum sistemleri kurulmasında, arama kurtarma ekiplerinin yetiştirilmesi, güvenli yaşam kültürü oluşturulması gibi çalışmalar yapılmakta.
Eğitimlerinizde işbirliği içinde olduğunuz kuruluşlar var mı?
Yerel yönetimler, konsolosluklar, okullarla, fonlarla, özel sektördeki kurumlarla tekstil, çimento, bankacılık sektörü, iletişim sektöründeki dünya devleriyle işbirliğindeyiz.
Teknoloji hayatımızın her alanında yer almakta, kişisel olarak teknoloji ile aranız nasıl?
Teknolojiyle aram mecburen çok iyi. Teknolojiyi ne kadar etkin ve verimli kullanırsak bu yaptığınız işin kalitesine yansıyor ve neticede sonucu değiştiriyor. Çünkü biz zamana karşı yarışıyoruz, ölüm kalım meselesi bu. Hem ulaşımın hem iletişimin hem de bilgi alışverişinin bütün kapasitenizin bütün yeteneklerinizin en üst düzey olması gerekiyor. Bu anlamda teknolojiyi yakından takip ediyoruz. Hatta en son geliştirdiğimiz yeni model olan "Arvento Kişi ve Araç Takip Sistemleri", bizim kullandığımız harita sistemiyle GPRS ve telsizler üzerinden, bu kişi ve araç takip sisteminden ve GSM operatörleri üzerinden kurduğumuz bir sistem ile arazideki tüm ekiplerimizi birebir eş zamanlı olarak tablet, pc üzerinden takip edebiliyoruz. En son geliştirdiğimiz ve ileri seviyede kullandığımız teknoloji bu. Bunun dışında Vodafone ile acil durumlar için uygulamalar geliştirdik. Gelecek planlarımız dahilinde de bir çok uygulama mevcut.
Eklemek istedikleriniz?
İnsan hayatından daha değerli bir şey yok. Bizde bütün çalışmalarımızda insan yaşamını merkeze alıyoruz ve bütün odak noktamız bu.